Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Yavuz Çıkarma Plajı’nın 30 yıllığına özel bir şirkete kiralanmasını öngören karara imza atan Bakanlar Kurulu’nun, eleştiriler üzerine dünkü Bakanlar Kurulu toplantısında konuyu tekrardan gündeme aldığını, ancak kararın iptal edildiğine dair resmi bir açıklama yapılmadığını belirterek, sözkonusu kararın biran önce iptal edilmesi, edildiyse de bunun resmi olarak açıklanması gerektiğini vurguladı.
Bakanlar Kurulu’nun dünkü toplantısı sonrasında resmi açıklama yapılmazken, ‘kararın iptal edildiği’ ve ‘iptal edilmediği ancak yürürlüğe konulmayacağı’ yönünde farklı ve çelişkili haberler çıktığına dikkat çekilen açıklamada, bu kadar hassas ve önemli bir konuda net bir açıklama yapılmamasının hem topluma saygısızlık, hem de ülkenin nasıl bir zihniyet tarafından yönetildiğinin açık göstergesi olduğu belirtildi.
Son yıllarda hükümetlerin alışkanlık haline getirdiği, sahillerimizin, doğal ve kültürel varlıklarımızın, plansız programsız birilerine peşkeş çekilmesine bir yenisinin daha eklendiği belirtilen açıklamada ,UBP-DP hükümetlerinin genel anlamda anlayışı ve tavrının, doğal ve ekonomik değerine bakmadan, ülkeyi parsel parsel bölüp dağıtmak üzerine kurulu olduğuna dikkat çekildi. Yıllardır tarihi nitelikteki alanları, orman arazilerini, toplumun malı olan sahilleri birilerine peşkeş çeken zihniyetin, toplumun geleceğini planlayacağı tüm değerleri bilinçli olarak toplumun elinden çaldığı, diğer taraftan da gezip gezip toprak edebiyatı yapmakta olduğu belirtilen açıklamada, ” Ülke topraklarını parça parça birilerine hediye edenlerin ‘vatan’ ‘toprak’ edebiyatı yapması siyasi yüzsüzlüktür. Tarih bu zihniyeti çok acımasızca yargılayacaktır” denildi.
TDP açıklamasında şunlara yer verildi: “Yüzlerce dönüm orman arazisi, Karşıyaka’daki Gorno Tepesi, şimdi de Yavuz Çıkarma Plajı birilerine devredilmeye çalışılmaktadır. TDP bunlara izin vermeyecektir. Toplumumuzun bilmesini isteriz ki, bununla ilgili siyasi ve hukuki tüm olanakları devreye sokacağız.”
Bu ülkenin denizleri , plajları, ormanları ve dokusu, kısacası tüm doğal varlıkları ve değerleri, bizlerin ve çocuklarımızın geleceğinin garantisidir. Bizlerin ekonomik teminatıdır. Bu değerler bizim ekonomik planlamamızın merkezinde olmalıdır. Ülkemizi planlı ve sürdürülebilir bir biçimde geleceğe hazırlamak durumundayız. Geçici emirnamelerle, ihalesiz plansız uzun yıllık kiralamalarla tüm zenginliklerimiz mahvedilmektedir. İleride çocuklarımıza devredecek hiçbirşey bırakmıyorlar.
Yavuz Çıkarma Plajının 2005 yılında CTP-DP hükümeti tarafından 30 yıllığına kiralanması kararı da hafızalarımızdadır. Herkes, hem geçmişiyle, hem bugünüyle hesaplaşmak ve bu hassas konuyu siyasi atışmalardan uzak ele almak zorundadır. UBP-DP koalisyon Hükümeti de en kısa zamanda konunun gerçek durumu ile ilgili açıklama yapıp kamuoyunu aydınlatmalıdır.
Add Comment