Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Milletvekili Hüseyin Angolemli Meclis’te “Kuraklık Tespitleri” başlıklı bir konuşma gerçekleştirdi.
Konuşmasına Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun Federasyon tezine yönelik sözlerini eleştirerek başlayan Angolemli, “Federasyon ve %29 toprak konusu kararı bu Meclisin kararıdır. Dolayısı ile Meclis by pass edilerek başka kararlar alınmamalıdır” dedi. Geçmişte Türk tarafının yaptığı hatalar nedeniyle Rum tarafının tek başına AB üyesi yapıldığını anımsatan Angolemli, Ambargolar konusunda ilgili davaya avukat bile gönderilmediğini anımsattı. Ersin Tatar’ın izlediği politika ile toplumu böldüğüne de dikkat çeken Angolemli, Kıbrıs konusunda Meclis’te kapalı bir oturum yapılmasını önerdi.
Kuraklık konusunda önemli bir konuşma gerçekleştireceğini söylemesine rağmen Tarım Bakanı’nın Meclis’te olmadığını belirten Angolemli, Dilekkaya köyünde kuraklıktan dolayı halen hasat yapılmadığını, bölge üreticilerinin yetkililere ‘gelin tespit yapın’ çağrılarının da yanıtsız kaldığını kaydetti.
Tespit yapılmamasına rağmen Dilekkaya, Erdemli, Kırıkkale, Yiğitler, Gaziler gibi köylerinin kuraklık haritası kapsamı dışında tutulduğunu belirten Angolemli, Meteoroloji Dairesi’nin raporlarında Kasım 2020-Nisan 2021 dönemi arasında en az yağış alan yerlerin arasında bu köylerin de olduğu belirtilirken, Tarım Sigortası Fonunun bu bölgeleri yağış aldığı gerekçesiyle kapsam dışı bıraktığını aktardı.
Genel Tarım Sigortasının halen ilkel metotlarla kuraklık ölçtüğünü belirten Angolemli, “Meteoroloji Dairesinden neden yardım istenmedi. Demek ki bu tespitlerde art niyet vardır” dedi. Angolemli, ilgili makamların en azından Dilekkaya ve benzeri durumda olan yerlerle ilgili araştırma yapmaması durumunda konuyla ilgili Meclis araştırması talep edeceğini açıkladı.
Kendisine gelen bilgilere göre 2020-2021 döneminde 500 ton suni gübrenin elde kaldığını, söz konusu suni gübrenin 140 TL torba başına elden çıkarıldığını, yeni gelen gübrenin fiyatının ise 342 TL olarak belirlendiğini belirten Angolemli, “Bu 500 ton kimlere dağıtıldı, dağıtım adil bir şekilde mi gerçekleşti yoksa birileri 140 TL’den tonlarca alırken, diğer üreticilere 320 TL’den mi satıldı. Yazılı olarak bunların isim isim açıklanmasını talep edeceğim” dedi.
Arpanın kilosunun 250 TL ettiğini, ancak bunu elde etmek için biçer dövere dönüm başına 60 TL ilaçlama için de 40 TL ödendiğini aktaran yani geriye 150 TL kaldığını aktaran Angolemli, devletin %100 kuraklığa giren tarlalara dönüm başına 226 TL verdiğini, diğer üreticilerin mağdur olmaması için de 76 TL daha verilmesi halinde bunun eşitleneceğini kaydetti.
Ekilen 750 bin dönümden 350 Bin dönümün kuraklık kapsamına alındığını ancak ilgili örgütler ile bu işle uğraşan kişilerin bunun en az 500 bin dönüm olması gerektiğini söylediklerini belirten Angolemli, kuraklık tespitlerinin bilimsel yöntemlerle tekrardan yapılmasını talep etti. Bazı bölgelerde alçak orman arazilerinin İngiliz döneminde beri ekildiğini, ancak buraları eken kişilerin Tarım Sigortası Fonu’ndan yararlanamadığını belirten Angolemli, bu mağduriyeti giderecek adımların atılması gerektiğini kaydetti.
Konuşmasında hellim konusuna da değinen Angolemli, bu konuda basına da yansıyan şikayetler olduğunu belirterek konuyla ilgili hükümetin ne yaptığını sordu. Kıstaslara uyulması halinde üretilen hellimleri Avrupa Birliği’nin alacağını belirten Angolemli, kullanılan hayvan yeminin yerli olmasının kıstaslardan olduğunu ancak ülkede hayvan yeminin ithal edildiğini kaydetti. Angolemli hellim konusunda bir yere varmak isteniliyorsa, arpa üretiminin artması gerektiğini, bunun için de devletin bu üreticileri desteklemesi gerektiğini kaydetti.
Add Comment